CHP Kadın Kolları''ndan eş zamanlı ''Medeni Kanun’a sahip çıkıyoruz'' açıklaması!

Eşit yurttaşlık hakkı laik düzen içinde kurulmuştur. Örgütlü gücümüzle ve kadın hareketiyle kenetlenerek mücadeleyi büyüteceğiz. CHP Kadın Kolları, 81 il ve 973 ilçede eş zamanlı olarak “Medeni Kanun’a sahip çıkıyoruz” başlıklı basın açıklaması yaptı. Bu, çığır açan bir devrimdir. Mağdur olan erkeklerimiz varsa onun da yanındayız’ diyerek kadınların değil erkeklerin yanında yer aldığını açıkça itiraf etmiştir. Bakan nafakanın verilme şartlarını elbette çok iyi bilmektedir. Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte eğitimde, toplumsal, kültürel, ekonomik ve siyasal yaşamda kadınların ve erkeklerin eşit haklara sahip olması adına dev bir adım atılmıştır. . ”",CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, iktidarın Medeni Kanun’da yapmayı planladığı değişikliklerle ilgili 81 il ve 973 ilçe kadın kolları başkanlarıyla eş zamanlı “Medeni Kanun’a sahip çıkıyoruz” başlıklı açıklama yaptı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise 6 Kasım 2023 tarihinde bu söylemi bir adım öteye taşımış ve evliliklerde süresiz nafakanın hakkaniyete uygun olmadığını iddia etmiştir. “İKTİDAR, DURMADAN KADINLARIN HAKLARINA GÖZÜNÜ DİKİYOR”Eşitliğe inanmayanların yönettiği ülkemizde, kadının insan hakları ve laiklik büyük tehdit altındadır. ”Torba yasada yer alacağı belirtilen düzenlemelerden birisi de boşanmaların hızlandırılmasına yöneliktir. Çünkü AKP’nin Medeni Kanun üzerinde yapmayı planladığı bir takım düzenlemelerden haberimiz var. Hem Meclis’te hem de sahada direneceğiz. “BAKAN NAFAKANIN VERİLME ŞARTLARINI ÇOK İYİ BİLİYOR”Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 26 Temmuz 2023 tarihinde yaptığı açıklamada ‘Ben süresiz nafaka konusunu önemsiyorum. Arabulucu tarafından uzlaştırılmak üzere bir araya getirildiğinde, kadının can güvenliği yoktur. “ANLAŞMALI BOŞANMALARDA BİLE. Oysaki çok yanılmaktadır. Kaldı ki boşanmak isteyen kadınlar, adliyede bile öldürülmektedir. “EŞİT YURTTAŞLIK HAKKI LAİK DÜZEN İÇİNDE KURULMUŞTUR”CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, genel merkezde düzenlediği basın toplantısında, şunları söyledi:“Medeni Kanun’a sahip çıkıyoruz. Boşanmalara erkekler açısından bakmakta ve boşanan kadınlara ödenen yoksulluk nafakasının erkekleri mağdur ettiğini iddia etmektedir. Kadınlara boşanma hakkı, velayet hakkı ve malları üzerinde tasarruf hakkı, mahkemede tanıklık yapma, eşit miras hakkı tanınarak; kadın-erkek eşit hale getirilmiştir. Bilindiği gibi Cumhuriyetimizin kuruluşuyla birlikte egemenlik hakkı halka geçmiştir. Medeni Kanun için sil baştan diyenleri siyasetten sileceğiz. Gelenek haline getirdiği ‘Torba Yasa’ uygulaması ile biz kadınların haklarını bir torbaya doldurup çöpe atabileceğini sanmaktadır. Bugün sadece 81 il, 973 ilçede tek ses olmuyoruz. Boşanma erkekler açısından kolaylaşacak, kadınlar haklarını alamayacaklardır. En büyük ikinci devrim ise eşit yurttaşlık hakkıdır. Erkeğin çok eşliliği ve tek taraflı boşanmaya ilişkin düzenlemeler kaldırılarak, evlilikte resmi nikâh zorunluluğu, tek eşle evlilik esası getirilmiştir. Bütün kadın örgütleri ve demokrasi bileşenleriyle ile tek ses oluyoruz. “ARABULUCULUK SİSTEMİ AİLE HUKUKUNDA UYGULANAMAZ”Dillerine pelesenk ettikleri bir başka konu ise aile arabuluculuğudur. Ailede eşitlikten, toplumda eşitlikten vazgeçmiyoruz”“HEM MECLİS’TE HEM DE SAHADA DİRENECEĞİZ”Medeni Kanun’u değil sil baştan yazmak, üzerinde virgül oynatmalarına dahi izin vermeyeceğiz. İstanbul Sözleşmesini fesheden, 6284 nolu kadını şiddetten koruyan yasayı budamaya kalkan AKP’nin yeni hedefi Medeni Kanun’dur. Ayrıca arabuluculuk sistemi aile hukukunda uygulanmaz. Her alanda davaların çok uzun sürdüğü Türk yargı sisteminde, bu vaat kulağa çok hoş gelmektedir ancak gerçek hayatta bu uygulama, çubuğu elimizde kalacak bir elma şekeridir. İktidar, durmadan kadınların canları pahasına bedel ödeyerek kazandıkları haklara gözünü dikmektedir. Altında imzamız olan CEDAW yani; Birleşmiş Milletler Kadına Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi de bunu şart koşar. 17 Şubat 1926’da kabul edilen Medeni Kanun, 4 Ekim 1926’da yürürlüğe girmiştir. Oysaki süresiz nafaka yoktur. ",. Medeni Kanun’u yok sayan, Cumhuriyet değerlerine düşman olup şeriat çağrısı yapanlara asla geçit vermeyeceğiz. Oysaki boşanmalarda arabuluculuğa gerek yoktur, hâkimin sulh yetkisi vardır. Buna dair tedbir almak, asla ve asla Medeni Kanunumuza elletmemek üzere ‘Dokunma Uygula’ demek üzere bu eş zamanlı basın açıklamasını gerçekleştiriyoruz. İktidar, yine algı yönetimi peşindedir. Anlaşmalı boşanmalarda bile çoğu kadın psikolojik şiddet görmektedir. .

CHP Kadın Kolları''ndan eş zamanlı ''Medeni Kanun’a sahip çıkıyoruz'' açıklaması!

”Torba yasada yer alacağı belirtilen düzenlemelerden birisi de boşanmaların hızlandırılmasına yöneliktir. Çünkü AKP’nin Medeni Kanun üzerinde yapmayı planladığı bir takım düzenlemelerden haberimiz var. Boşanmalara erkekler açısından bakmakta ve boşanan kadınlara ödenen yoksulluk nafakasının erkekleri mağdur ettiğini iddia etmektedir. Eşit yurttaşlık hakkı laik düzen içinde kurulmuştur. Oysaki çok yanılmaktadır. Boşanma erkekler açısından kolaylaşacak, kadınlar haklarını alamayacaklardır. Gelenek haline getirdiği ‘Torba Yasa’ uygulaması ile biz kadınların haklarını bir torbaya doldurup çöpe atabileceğini sanmaktadır. Bilindiği gibi Cumhuriyetimizin kuruluşuyla birlikte egemenlik hakkı halka geçmiştir. ",. Bakan nafakanın verilme şartlarını elbette çok iyi bilmektedir. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise 6 Kasım 2023 tarihinde bu söylemi bir adım öteye taşımış ve evliliklerde süresiz nafakanın hakkaniyete uygun olmadığını iddia etmiştir. “EŞİT YURTTAŞLIK HAKKI LAİK DÜZEN İÇİNDE KURULMUŞTUR”CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, genel merkezde düzenlediği basın toplantısında, şunları söyledi:“Medeni Kanun’a sahip çıkıyoruz. İstanbul Sözleşmesini fesheden, 6284 nolu kadını şiddetten koruyan yasayı budamaya kalkan AKP’nin yeni hedefi Medeni Kanun’dur. Medeni Kanun’u yok sayan, Cumhuriyet değerlerine düşman olup şeriat çağrısı yapanlara asla geçit vermeyeceğiz. “ANLAŞMALI BOŞANMALARDA BİLE. Medeni Kanun için sil baştan diyenleri siyasetten sileceğiz. Arabulucu tarafından uzlaştırılmak üzere bir araya getirildiğinde, kadının can güvenliği yoktur. Örgütlü gücümüzle ve kadın hareketiyle kenetlenerek mücadeleyi büyüteceğiz. Hem Meclis’te hem de sahada direneceğiz. Ayrıca arabuluculuk sistemi aile hukukunda uygulanmaz. İktidar, durmadan kadınların canları pahasına bedel ödeyerek kazandıkları haklara gözünü dikmektedir. “BAKAN NAFAKANIN VERİLME ŞARTLARINI ÇOK İYİ BİLİYOR”Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 26 Temmuz 2023 tarihinde yaptığı açıklamada ‘Ben süresiz nafaka konusunu önemsiyorum. CHP Kadın Kolları, 81 il ve 973 ilçede eş zamanlı olarak “Medeni Kanun’a sahip çıkıyoruz” başlıklı basın açıklaması yaptı. Oysaki süresiz nafaka yoktur. Oysaki boşanmalarda arabuluculuğa gerek yoktur, hâkimin sulh yetkisi vardır. 17 Şubat 1926’da kabul edilen Medeni Kanun, 4 Ekim 1926’da yürürlüğe girmiştir. Bu, çığır açan bir devrimdir. Buna dair tedbir almak, asla ve asla Medeni Kanunumuza elletmemek üzere ‘Dokunma Uygula’ demek üzere bu eş zamanlı basın açıklamasını gerçekleştiriyoruz. Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte eğitimde, toplumsal, kültürel, ekonomik ve siyasal yaşamda kadınların ve erkeklerin eşit haklara sahip olması adına dev bir adım atılmıştır. ”",CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, iktidarın Medeni Kanun’da yapmayı planladığı değişikliklerle ilgili 81 il ve 973 ilçe kadın kolları başkanlarıyla eş zamanlı “Medeni Kanun’a sahip çıkıyoruz” başlıklı açıklama yaptı. Bugün sadece 81 il, 973 ilçede tek ses olmuyoruz. Kadınlara boşanma hakkı, velayet hakkı ve malları üzerinde tasarruf hakkı, mahkemede tanıklık yapma, eşit miras hakkı tanınarak; kadın-erkek eşit hale getirilmiştir. . Mağdur olan erkeklerimiz varsa onun da yanındayız’ diyerek kadınların değil erkeklerin yanında yer aldığını açıkça itiraf etmiştir. “ARABULUCULUK SİSTEMİ AİLE HUKUKUNDA UYGULANAMAZ”Dillerine pelesenk ettikleri bir başka konu ise aile arabuluculuğudur. . İktidar, yine algı yönetimi peşindedir. Anlaşmalı boşanmalarda bile çoğu kadın psikolojik şiddet görmektedir. Bütün kadın örgütleri ve demokrasi bileşenleriyle ile tek ses oluyoruz. Erkeğin çok eşliliği ve tek taraflı boşanmaya ilişkin düzenlemeler kaldırılarak, evlilikte resmi nikâh zorunluluğu, tek eşle evlilik esası getirilmiştir. En büyük ikinci devrim ise eşit yurttaşlık hakkıdır. Ailede eşitlikten, toplumda eşitlikten vazgeçmiyoruz”“HEM MECLİS’TE HEM DE SAHADA DİRENECEĞİZ”Medeni Kanun’u değil sil baştan yazmak, üzerinde virgül oynatmalarına dahi izin vermeyeceğiz. Kaldı ki boşanmak isteyen kadınlar, adliyede bile öldürülmektedir. Her alanda davaların çok uzun sürdüğü Türk yargı sisteminde, bu vaat kulağa çok hoş gelmektedir ancak gerçek hayatta bu uygulama, çubuğu elimizde kalacak bir elma şekeridir. “İKTİDAR, DURMADAN KADINLARIN HAKLARINA GÖZÜNÜ DİKİYOR”Eşitliğe inanmayanların yönettiği ülkemizde, kadının insan hakları ve laiklik büyük tehdit altındadır. Altında imzamız olan CEDAW yani; Birleşmiş Milletler Kadına Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi de bunu şart koşar.